Gazetecilik Bölümü Hakkında

Çağımızın en gözde mesleklerinden biri de Gazeteciliktir. Kime sorarsanız sorun gazetecilik insanların gözünde saygı gören ve merak uyandıran bir meslektir. Fakat işin içine girildiği zaman işler biraz karışabiliyor. Gazetecilik bölümünü artıları ve eksileriyle anlatmaya çalışıp, tercih öncesi arkadaşlarımızın kafasında ufak da olsa bir izlenim bırakmak istiyoruz.

Gazetecilik gerçekten de sektörün büyüklüğüne baktığımızda ideal bir meslek. Tabi ki gazeteciliği birkaç cümle içerisinde açıklamamız mümkn değil. Çok geniş bir iş kolu söz konusu. Eğer ki çalıştığınız kurumda üst seviyeye gelirseniz, hayatınız boyunca sırtınız yere gelmez, fakat alt kısımlarda uğraşmak zorunda kalırsanız kaba tabirle sürünürsünüz. Belki de gazetecilik bölümünün en kötü yanı, gazeteci olabilmek için illa ki gazetecilik bölümü mezunu olmak gerekmiyor olması. Kişinin yeteneği ve hevesi varsa, ilkokul mezunu da olsa gazetecilik yapabilir. Avukat olabilmek için Hukuk okumak ya da doktor olmak için tıp okumak gerek. Gazetecilik için ise bu şart değil, haliyle büyük bir rekabet ortamında bulabilirsiniz kendinizi.

Bir diğer can sıkıcı nokta ise kurumlarda yaşanan alaylı mektepli çatışması. Maalesef Gazetecilik bölümünden gelmeyen kişilerle sürekli sorunlar yaşayabilirsiniz. Sizin bu işin okulunu okumuş olmanız bazılarının kıskançlığına, çekememesine neden olabilir. Tabi ki bunları bir kenara atıp siz kendi işinize bakabilirsiniz, ancak bir süre sonra çekilmez hale gelebilmek de.

Bölümle alakalı bir diğer sıkıntı ise Devlet. Örneğin TRT kurumu memur alımında İletişim Fakültesi şartı aramıyor. İşletme mezunu da olsanız TRT'de muhabirlik yapabilirsiniz. Bu saçmalığın nedeni nedir, hangi mantıkla halen sürdürülüyor anlamak çok zor. Bölüm öğrencilerinin istihdamını sağlayabilmek için TRT memur alımlarında Gazetecilik bölümü şartı konulması gerekiyor. Olay sadece TRT ile de sınırlı değil. Belli bir kota koyup örneğin %30 gibi özel kurumlarında Gazetecilik bölümü mezunu çalıştırma zorunluluğu getirilmeli. Gazetecilik öyle sıradan bir meslek değil, toplumu yönlendiren, en ufak yapılan hatayla geri dönülemez durumlara sürükleyebilecek bir meslek. O nedende bu mesleğin uzmanı olan kişilerin bu işi yapmaları çok daha gerekli.

Bölümle alakalı birkaç şey söyleyelim.

İlk yıl teorik bilgilerle donatılacaksınız. Gazeteciliğin temel kavramları, basın tarihi gibi dersler sık sık karşınıza çıkacak. İlerleyen sınıflarda ise yavaş yavaş işi pratiğe dökmeniz istenecek. Haber yazmayla başlanan bu süreç gazete tasarımına ve gerçek bir gazeteyi yapmaya kadar gidecek. Bu derslerin yanında sosyal psikoloji, edebiyat vb alanlardan da dersler göreceksiniz.

Sadece bölümden mezun olmak tabi ki tek başına yeterli değil. Bölümü tercih etmek isteyen arkadaşlara tavsiyem, kendilerini sadece okulda değil, photoshop, quark benzeri programlarda geliştirmeleri ve tabi ki İngilizce. Bahsettiğim alanların okuldada dersini göreceksiniz ancak, dışarından bir destek sizin için daha yararlı olacaktır.

Günümüzde İletişim Fakültesi Mezunları ( Radyo TV Sinema , Gazetecilik ) mezunları maalesef kan ağlıyor. Birçoğu mezun oldukları bölümle alakasız işlerde çalışıyor. Yukarıda yazdığım sebepler bu durumu açıklamaya yeterli ancak ilginç bir şekilde ülke genelinde sürekli yeni İletişim Fakülteleri açılmakta. Sanki mezun öğrenciler iş buluyormuş gibi. Mevcut okullardan mezun olan öğrencilerin sorunlarını çözmeden yeni sorunlar yaratmanın kime ne faydası var bilinmez.

Son sözümüz sektördeki sıkıntıyı göz önünde bulundurarak tercih yapın. Yazdıklarım sizleri tamamen karamsarlığa süreklemesin. Bölümden mezun olup şuan çok iyi yerlerde olan arkadaşlarımız da var ancak genel bir sorunu belirtmemek olmaz.

Yorumlar